Kalp hastalıkları, günlük hayatın zorlukları, beslenme şekli ya da genetik özellikler gibi birçok nedenden dolayı tüm dünyada sıklıkla görülmektedir. İstanbul Okan Üniversitesi Hastanesi Kardiyoloji Anabilim Dalı Doç. Dr. Süha Çetin kalp krizi hakkında değerli bilgiler verdi.
Kalp krizi, kalbi besleyen damarlardan birinin tıkanması ve o bölgedeki kalp kasının yeterince kan ve dolayısıyla oksijen alamamasından kaynaklanır. Tedavi ne kadar geç yani damar açılırsa kalbin kas dokusu o kadar çok zarar görür.
Kalp krizi geçirdiğimizi nasıl anlarız?
- Göğüs ağrısı veya rahatsızlık hissi. Bu ağrı göğsün ortasında oluşur ve birkaç dakika veya daha uzun sürebilir. Ağrı dışında göğüste baskı, sıkışma ya da dolgunluk hissi olabilir.
- İnsanlar soğuk terleme, baş dönmesi ve bayılma yaşayabilir.
- Göğüse yapılan baskı sol veya her iki kola, alt çeneye, sırt veya karın bölgesine vurarak mide bulantısı ve kusmaya neden olabilir.
Bu durumda kişinin veya yakınının vakit kaybetmeden 112’yi araması değerlidir. Hasta koroner girişim yapan bir merkeze ne kadar erken getirilirse o kadar erken müdahale edilebilir ve ölümcül kalp krizi riski azalır. Bazı durumlarda kişiye göğüsten pedallarla elektrik şoku vermek ya da göğüs masajı ve solunum desteği vermek gerekebilir.
Kalp krizinin nedenleri ve risk faktörleri nelerdir?
Yaşam tarzı, yaş ve aile öyküsü kalp krizi geçirme riskini artırabilir. Birçok kişi, istenmeyen bir yaşam tarzı nedeniyle yüksek tansiyon, yüksek kolesterol ve diyabet hastasıdır. Sigara içmek, özellikle gençlerde kalp krizlerine neden olabilir.
Kalp krizi sonrası iyileşme sürecinde bireysel olarak neler yapılabilir?
Kalp krizi sonucu kalp hasar görmüş olabilir. Bu, ritim bozukluklarına neden olabilir ve kalbin pompalama yeteneğini etkileyebilir. Tekrar kalp krizi geçirme, felç geçirme veya bacakları besleyen atardamarlarda hastalık riski olabilir.
Bu sorunlarla rekabet riskini azaltmak için atılması gereken adımlar şunlardır:
- Kriz sonrası süreci iyi atlatmak: Bu konuyu doktorunuzla görüşmenizde fayda var. Doktorunuz en başta iş hacminizi, seyahatlerinizi ve cinsel aktivitenizi kısıtlayabilir.
- Yaşam tarzı değişiklikleri: Akdeniz diyeti, düzenli fiziksel aktivite, sigarayı bırakma ve reçeteli ilaçların düzenli kullanımı değerli bir rol oynar.
- Kişinin bir kardiyak rehabilitasyon merkezinde tedaviye ihtiyacı olabilir. Bu merkezler profesyoneller tarafından yönetilmektedir. Fiziksel aktiviteye, diyet düzenlemesine ve sigarayı bırakmaya yardımcı olur. Bire bir zamanında gerginlik yönetimi ve manevi güçlendirme sağlanır.
Kaynak: (BYZHA) – Beyaz Haber Ajansı
